La Martin. Dünyaca tanınmış büyük Fransız edibi ve devlet adamı. Türkiye Târihi adlı eserinde Muhammed
aleyhisselâm için şöyle diyor:
‘Hazret-i Muhammed bir yalancı peygamber miydi’ O’nun eserlerini ve târihini inceledikten sonra
bunu düşünemeyiz. Çünkü yalancı peygamberlik iki yüzlülüktür. İki yüzlülükte inandırma kuvveti yoktur;
yalanda da doğruluğun kudreti bulunmaz.
Mekanikte bir cisim atıldığı zaman onun varabileceği yer, fırlatma gücü ile orantılıdır. Bir manevî
ilhamın gücü de onun meydana getirdiği eser ile orantılıdır. Bu kadar çok şey taşıyan, bu kadar uzaklara
kadar yayılan ve bu kadar uzun zaman aynı kudrette devam eden bir ‘Fikir’ (Yani İslâmiyet) yalan olamaz.
Bunun çok samimi ve çok inandırıcı olması gerekir. O’nun hayatı, uğraşmaları, memleketininin
hurafelerine ve putlarına kahramanca saldırıp onları parçalaması, puta tapan çoğunluğun hiddetlerine
karşı koymak ataklığı, kendine saldırdıkları hâlde, 13 sene Mekke’de buna dayanması, hemşehrileri
arasında türlü hâdiseler çıkartmak ve kendini adetâ kurban yerine koymak gibi hâllere tahammül etmesi,
Medine’ye hicreti, durmadan yaptığı teşvikler ve verdiği vaazlar, çok üstün düşman kuvvetleriyle yaptığı
savaşlar, kazanacağına olan itimadı, en büyük felâket zamanında bile duyduğu insan üstü güvence,
zaferde bile gösterdiği sabır ve tevekkül, sözlerini kabul ettirme hırsı, sonsuz ibâdeti, Allah’la mukaddes
konuşmaları, ölümü, ölümünden sonra da devam eden şan ve şerefi, zaferleri O’nun hiçbir zaman bir
yalancı peygamber olmadığını, tam aksine büyük bir imâna sahip bulunduğunu gösterir.
Filozof, Hâtip, peygamber, kanun koyucu, cenkçi, insan düşüncelerini etkileyici, yeni doğmalar koyan
ve yirmi büyük dünyâ İmparatorluğu ile bir büyük İslâm devleti kuran kişi: İşte Muhammed (s.a.v.)
budur!
İnsanların büyüklüğü ölçmek için kullandıkları bütün mikyaslarla ölçülsün; acaba O’ndan daha büyük
bir şahıs var mıdır’ Olamaz!’
Bu arada son yıllarda Avrupa ve Amerikalı çeşitli araştırıcılar tarafından yapılan târih boyunca en
büyük insan kimdir, en mükemmel insan kimdir, gibi araştırmalarında, gerek insan zihni vasıtasıyla ve
gerekse kompüterlerle yapılsın daima ‘Hazret-i Muhammed’dir (s.a.v.)’ hükmü ile neticelendiğini de unutmamak
gerekir.